Servikojenik Baş Ağrısı Nedir? Nedenleri ve Tedavisi

Servikojenik baş ağrısı, genellikle yanlış teşhis edilen ve kronik baş ağrısının sık görülen nedenlerinden biridir. Belirtileri oldukça karmaşık olabilir ve günlük yaşamda sıkça karşılaşılan diğer baş ağrısı türleriyle benzerlik gösterebilir. Ancak her baş ağrısının beyinden veya baş bölgesindeki yapılardan kaynaklanmadığını unutmamak gerekir. Baş ağrılarının boyun bölgesinden de kaynaklanabileceği uzun süre tartışılmış ve nihayet 1983 yılında “servikojenik baş ağrısı” terimi literatüre girmiştir.

Servikojenik Baş Ağrısının Nedenleri
Boyun ve baş arasındaki bağlantıyı sağlayan sinir kökleri, kemikler, kaslar, eklemler ve disklerdeki bozukluklar baş ağrısına neden olabilir. Genellikle ağrı tek taraflı hissedilse de, boyundaki sorunların derecesi ve konumuna bağlı olarak ağrı her iki tarafta da görülebilir. Bununla birlikte, boyun hareketlerinde kısıtlılık veya baş ağrısının belirli hareketlerle tetiklenmesi de yaygın belirtiler arasındadır.

Servikojenik baş ağrısının en önemli bulgularından biri, C1 ve C2 omurlarındaki (atlanto-aksiyal) hareket bozukluğudur. Bu tip baş ağrıları genellikle üst servikal omurga sorunlarıyla ilişkilidir. Ancak bazı durumlarda, özellikle travma sonrası, alt servikal bölgedeki bozukluklar da bu tür baş ağrılarının ortaya çıkmasına yol açabilir.

Servikojenik Baş Ağrısının Tedavisi
Ağrı kesiciler, bu tür baş ağrılarında genellikle sınırlı bir fayda sağlar. Bunun yerine, fizyoterapi tedavileri boyun hareketlerini rahatlatmada ve kas spazmlarını gidermede etkili bir yöntemdir. Yapılan araştırmalar, özellikle üst servikal bölgedeki (C0-C1-C2-C3) manipülasyon uygulamalarının baş ağrısını önemli ölçüde azalttığını ve yaşam kalitesini artırdığını göstermektedir.

Servikojenik baş ağrılarında, sadece boyun değil, aynı zamanda sırt, bel ve çene eklemi gibi diğer bölgelerin de değerlendirilmesi önemlidir. Bu bütüncül yaklaşım, rahatsızlığın altında yatan nedenleri daha iyi anlamamızı sağlar. Kayropraktik tedavi sonrası fizyoterapistin önereceği doğru egzersizler ve sağlıklı bir yaşam tarzı ile boyun kaynaklı baş ağrılarından kurtulmanız ve yaşam kalitenizi artırmanız mümkündür.

Uzman Fizyoterapist Emre YAZ

Bu içerik yalnızca bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Herhangi bir tedavi için mutlaka bir uzman hekime danışınız.

Kayropraktik ve Core Bölgesi Kasları

Merhaba,

Ben Uzman Fizyoterapist Emre YAZ. İstanbul Nurol Tower’da Atlas Terapi Uzmanı olarak hizmet veriyorum. Bugün sizlere, kayropraktik tedavi, core stabilizasyon kaslarımızın önemi ve yüksek lisans tez çalışmamın bulguları hakkında bilgi vermek istiyorum.

Kayropraktik Tedavi Nedir?

Kayropraktik tedavi, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından onaylanmış, 128 yıllık köklü bir geçmişe sahip etkili bir alternatif tıp yöntemidir. “Kayro” el, “praktik” ise uygulama anlamına gelir. Omurga başta olmak üzere vücudun birçok bölgesinde uygulanabilir. Kayropraktik tedavinin amacı, vücudun doğal fonksiyonlarını destekleyerek daha düzgün çalışmasını sağlamaktır.

 

Bu tedavi yöntemi, uygulandığı bölgedeki eklem hareket açıklığını artırır ve vücudun onarım mekanizmasını hızla harekete geçirir. Özellikle bel ve boyun tutulmaları, sırt ağrıları, fıtık problemleri, çene eklemi bozuklukları, kas spazmları ve hatta işitme kayıpları gibi durumlarda etkili sonuçlar alınabilir. Kayropraktik uygulamanın öncüsü David Daniel Palmer, ilk hastası olan bir hademenin işitme kaybını bu yöntemle tedavi ederek tarihe geçmiştir.

 

Core Bölgesi ve Önemi

Core bölgesi, vücudun merkezini oluşturan ve hareket sırasında gövdeyi stabilize eden kas grubudur. Omurgayı aşırı yüklenmelerden koruyarak, alt ve üst vücut arasındaki kuvvet aktarımını sağlar. Core kaslarını güçlü tutmak, hem sağlıklı bir duruşu korumak hem de omurga sağlığını desteklemek açısından kritik bir rol oynar.

 

Core Kaslarımızı Güçlendirmenin Önemi

Günlük hayatta fark etmeden yaptığımız duruş bozuklukları zamanla kalıcı postür bozukluklarına yol açabilir. Bu bozuklukların önüne geçmek için core kaslarının dengeli bir şekilde kuvvetlendirilmesi gerekir. Core kasları, omurganın dik durmasını ve stabil kalmasını sağladığı için bu bölgeye özel egzersizler yapmak hem sakatlanmaları önler hem de genel vücut sağlığını destekler.

 

Core bölgesini oluşturan başlıca kas grupları şunlardır:

Transversus Abdominis: Karın bölgesinin en derininde yer alır, iç organları korur.

Oblikler: Gövdeyi yana döndüren ve bele şekil veren kaslardır.

Rectus Abdominis: Karın bölgesinin ön kısmında yer alır, mekik hareketiyle aktif hale gelir.

Multifidus ve Erector Spinae: Omurgayı dik tutar ve rotasyonunu sağlar.

 

Yüksek Lisans Tez Çalışmam

Yüksek lisans tez çalışmamda, lomber bölge manipülasyonunun core stabilizasyon kaslarına etkisini inceledim. Çalışmamda 60 sağlıklı birey, deney ve kontrol gruplarına ayrıldı. Her iki grupta çeşitli testler uygulanarak core kaslarının gücü ve esnekliği ölçüldü. Deney grubuna 1 hafta arayla iki kez lomber bölge manipülasyonu yapıldı. Sonuçlar, manipülasyon yapılan grubun core kaslarında anlamlı bir güç ve esneklik artışı olduğunu ortaya koydu.

Bu bulgular, lomber bölge manipülasyonunun core stabilizasyon kasları üzerinde olumlu etkileri olduğunu kanıtladı ve omurga sağlığını desteklemede önemli bir yere sahip olduğunu gösterdi.

Uzman Fizyoterapist Emre YAZ

 

Unutmayın, bu içerik yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Teşhis ve tedavi için mutlaka bir uzmana danışınız.

Servikal Lordoz Düzleşmesi Nedir?

Omurgalarımız boyun, sırt, bel ve kuyruk sokumu olmak üzere bölümlere ayrılmıştır. Yapısı gereği omurgalarımızın belli açılarda belli pozisyonlarda olması gerekmektedir. Boyun bölgesine servikal bölüm denilmektedir. Olması gereken kıvrımın ismi ise lordozdur. Lordozu ‘C’ harfi şeklinde düşünebiliriz. İşte bu C şeklindeki kavisimizin düzleşmesi durumuna Servikal Lordoz Düzleşmesi denir. Halk arasında boyun düzleşmesi olarak da bilinir. Bu boyun düzleşmeleri ilerleyen durumlarda boyun fıtıklarına yol açabilir. Yanlış boyun hareketleri, yanlış yatış pozisyonları, uzun süre baş öne eğik şeklinde kalmalar, uzun süre masa başı çalışmaları, stres, diş sıkmaları, kas gerginlikleri, sırt ve göğüs kasları güçsüzlükleri servikal lordozda düzleşme yapmaktadır.

Teklonojinin gelişmesi ile birlikte hareketsiz yaşama oldukça alışmış durumdayız. 7’den 70’e herkesin en büyük problemlerinden birisi haline gelen servikal lordoz düzleşmesi boyunda ağrı, baş dönmesi, hareket kısıtlığı, sırt ve göğüslere uzanan ağrılar, boyunu sürekli kütletme isteği, kulak çınlaması gibi problemlere yol açmaktadır.

Servikal Lordoz Düzleşmesi yapılacak doğru yöntemlerle iyileşebilen bir durumdur. Terapi sürecinde boyun kaslarımızı esnetme egzersizleri, sırt ve göğüs kaslarımızı kuvvetlendirme ve esnetme egzersizleri, özel manuel terapi yöntemleri, eklem hareket açıklığı arttırmaya yönelik terapiler ve gündelik hayatımızda yaptığımız yanlışları düzeltmeye yönelik eğitimler gibi yollara başvurulmalıdır.

Bu süreçte doğru yatak ve yastık kullanımı, çalışma hayatınızda ki pozisyonlarınızın düzeltilmesi, stres kontrolü, beslenme alışkanlıkları, su tüketimi, vitamin kullanımı, egzersiz alışkanlıkları düzene sokulmalı ve bu bilinç ile ilerlenmelidir.

Emre YAZ
Uzman Fizyoterapist